25 Nisan 2008 Cuma

İşte Zico'nun derbideki muhtemel 11'i

Taşlar yerli yerine oturacak

Galatasaray ile Fenerbahçe arasında pazar akşamı gerçekleşecek yılın buluşmasına iki gün kala teknik adamların sahaya süreceği kadrolar da şekillenmeye başladı. Fenerbahçe’de Zico, son haftalardaki tercihini bir kenara bırakıp, taşları yerli yerine oturtma hazırlığında... Son maçlarda solda oynattığı Deivid’i yeniden sağ kanada, Gökhan’ın önüne almayı planlayan Brezilyalı hoca, Colin Kazım’ı yedek kulübesine çekecek. Cezasını tamamlayan Vederson ile Uğur ikilisi de solda görev alacak.

Maldonado kulübe yolcusu

Arthur Zico, son antrenmanlarda talihsiz bir sakatlık olmadığı takdirde Galatasaray derbisinde sahaya Volkan Demirel-Gökhan Gönül, Lugano, Edu, Vederson-Deivid, Aurelio, Selçuk, Uğur Boral-Alex-Kezman 11’iyle çıkacak. Maldonado, sakatlığı geçmesine karşın yedek soyunacak. Aynı şekilde oynatılıp oynatılmaması konusunda sürekli spekülasyonlar çıkartılan Semih Şentürk de, bir kez daha kenarda oturacak ve oyunun ilerleyen bölümlerinde hocasının kendisine şans vermesini bekleyecek.

FB TV’de konuştu

FB TV’de yayınlanan “Zico ile Teknik Analiz” programında konuşan Brezilyalı hoca burada da derbi maçla ilgili açıklamalarda bulundu. Feldkamp’ın görevinden ayrılmasının, kendilerine hiçbir şekilde avantaj oluşturmadığını belirten Zico, “Onların da başında takım adına karar verebilecek kişiler var. Şu ana kadar söyleyebileceğimiz tek avantajımız, sadece bir gol önde olmamız. Beraberliği de avantaj olarak görmüyorum. Ayrıca bu maç şampiyonu belirlemeyecek” dedi.

Kezman'a özel terapi

Ankaraspor maçında penaltı kaçırınca beraberliğin sorumlusu ilan edilen Fenerbahçeli futbolcu Mateja Kezman, Denizlispor karşılaşmasında harika bir gole imza atınca camiaya kendini affettirdi. Denizlispor ağlarını havalandırdığı dakikaya kadar saç baş yolduran işler yapan Kezman, golün akabinde yere kapaklanıp bir nevi özür dilemişti. Sarı-Lacivertli taraftarların tezahüratlarıyla adeta terapiye aldığı Kezman'a bu maçın ardından takım arkadaşlarının da çok büyük destek verdiği ortaya çıktı. Samandıra Tesisleri'nde tecrübeli forvet ile yakından ilgilenen Fenerbahçeli oyuncuların Galatasaray maçı için ona olan inançlarını ifade ettikleri öğrenildi. Hatta Kezman'ın morali iyi olsun diye herkesin etrafında dört dolandığı bildirildi. Geçen yıl ligin 31. haftasında Fenerbahçe'nin zirvenin ortaklarından Beşiktaş'ı, İnönü Stadı'nda 1-0 mağlup ettiği maçta takımına üç puan kazandıran o golü atan ve F.Bahçe'nin hedefine doğru koşmasını sağlayan Sırp golcü, Galatasaray derbisinde de etkin rol almak istiyor. Süper Lig'in 2. yarısında üst üste attığı gollerle eski günlerine dönüş sinyalleri veren Kezman, bir süredir suskunluğa bürünmüştü. Geçtiğimiz hafta sonu Denizlispor maçında gol perdesini açan Sırp yıldızın, yakın çevresine Ali Sami Yen'de şampiyonu belirleyecek derbide tıpkı Beşiktaş'ı yıktığı gibi Galatasaray'ı da boş geçmeyeceğini söylediği belirtildi.

Gökhan'ın hedefi gönülleri fethetmek!

Fenerbahçe'nin Türkiye Kupası çeyrek final rövaş maçında Galatasaray'a 2-1 yenildiği ve çeyrek asırdan bu yana sonunu getiremediği kupaya bir kez daha veda ettiği mücadelede Gökhan Gönül başarılı performansıyla alkış toplamıştı. Ev sahibi ekibin sol kanadını çökerten Gökhan'ın birkaç futbolcuyu çalımlayıp attığı gol hâlâ hafızalardaki yerini koruyor. Maç 1-1 devam ederken hakem Cüneyt Çakır'ın vakit geçirdiğine hükmedip Gökhan'ı ikinci sarıdan atması ise en az F.Bahçeliler kadar G.Saraylıları da şaşırtmıştı. Bu maçı hiç unutamadığını dile getiren Gökhan, final niteliğindeki derbi maçta kupadakinden çok daha iyi bir futbol sergileyeceğini ve deplasmandan istedikleri sonucu alacaklarını ifade etti

24 Nisan 2008 Perşembe

Van Hooijdonk'tan derbi yorumu


Pierre van Hooijdonk


Ali Sami Yen’de pazar günü oynanacak maçta şampiyonluk düğümü büyük ölçüde çözülecektir. Çünkü hem Galatasaray hem Fenerbahçe evinde kolay kolay teslim olmuyor. Bu da demektir ki, galip gelen takımın kalan iki maçının birinden beraberlikle ayrılma lüksü bulunuyor. İki ekip de böyle bir avantaj yakaladığında bu hakkını Fenerbahçe; Trabzonspor maçında, Galatasaray da Sivasspor deplasmanında kullanacaktır. İki devin de bu zorlu kapışmada eşit şansa sahip olduğunu düşünüyorum. Çünkü hem Fenerbahçe hem de Galatasaray Süper Lig’de şu anda aynı puana sahipler.


‘90 dakika inanılmaz baskı oluyor’


Ancak Galatasaray ev sahibi taraf olmasının verdiği avantajla biraz daha önde gibi gözüküyor. Benim bu derbilerde oyuncu olarak en çok keyif aldığım nokta, 90 dakikanın inanılmaz bir baskı altında geçmesiydi. Bu tabi ki, yine tekrarlanacaktır. Bu iki ezeli rakibin, Türkiye’de böylesine büyük birer camia olmalarının ana sebeplerinden biri de budur sanırım. Galatasaray ve Fenerbahçe forması giyen futbolcular da bu baskı altında oynamayı kaldırabildikleri için oradalar zaten. Mesela Sivasspor için bunu söyleyemeyiz. Ancak onların bu sezon ortaya koydukları başarı ve geldikleri nokta inanılmaz. Sivasspor’u bir futbolsever olarak kutluyorum. Tekrar derbiye dönersek, iki takımın da her an sonucu değiştirebilecek çok kaliteli yıldızları var. “Derbilerin favorisi olmaz” lafı çok önemli bir tespittir. Ancak pazar günü takım olarak iyi mücadele eden taraf zorlu maçtan zaferle çıkar.

Zico, tavan yaptı

UEFA’dan elenmişti

Fenerbahçe'de ikinci sezonun yaşayan teknik direktör Arthur Zico, bir önceki yıla göre, müthiş bir gelişim gösterdi. Daum’dan sonra göreve gelen Brezilyalı hoca, ilk sezonunda Dinamo Kiev’e elenip, Şampiyonlar Ligi’ne katılamazken, gruptan çıkmasına karşın, UEFA Kupası’na 3. turda veda etti. Tecrübeli teknik adam, sezonu ise mutlu bir şekilde Süper Lig şampiyonu olarak tamamladı. Zico yönetimindeki Fenerbahçe, 34 maçlık maratonu 70 puanla tamamlayıp, taraftarını sevince boğdu.

11 gol fazla attı

Zico'lu Fenerbahçe, bu sezon kendisini iki cephede de geliştirdi. Şampiyonlar Ligi’ne katılıp, gruptan ikinci olarak çıkan Kanarya, ardından Sevilla gibi bir ekibi safdışı bıraktı, çeyrek finalde Chelsea’ye elenip, tarihindeki en büyük başarıya imza attı. Tüm eleştirilere karşın Sarı-Lacivertli ekip, ligde de başarılı sonuçlar imza attı. Kanarya, bitime 3 hafta kala, geçen sezonun sonunda elde ettiği 70 puana ulaştı, golcülükte de bir önce yıla göre şu anda 11 gol fazla kaydetti.

21 Nisan 2008 Pazartesi

Kanarya, Baptista için Sevilla ile yarışıyor


'Çalışmalar başladı’

Fenerbahçeli birçok oyuncunun yanısıra teknik direktör Zico’nun da menaceri olan Juan Figer’in aniden İstanbul’a gelişi, Real Madrid’in yıldızı Baptista’nın transferi için yöneticilerle görüştüğü yorumlarına yol açarken, Avrupa’dan gelen bir haber, bu yorumları doğrular nitelikteydi. Avrupa’nın popüler futbol sitelerinden www.triballfootbal.com’da bu konuda çıkan haberde, Kanarya’nın, Real Madrid’in Brezilyalı oyuncusu Baptispa’yı kadrosuna katabilmek için çalışmalara başladığı ileri sürüldü.


Real Madrid bırakıyor


Haberde, eski takımı Sevilla’nın da yıldız oyuncuyu geri istediği, bu yüzden Devler Ligi’nde elendiği Fenerbahçe ile büyük bir yarışa gireceği kaydedildi. Haberde, Zico ve Real Madrid’den takım arkadaşı Roberto Carlos’un, Baptista’yı İstanbul’a getirmek için harekete geçtikleri dile getirildi. Bu arada As Gazetesi, Real’in, 26 yaşındaki oyuncunun başka bir takıma gitmesine sıcak baktığını yazdı. As, menacer Figer’in İstanbul’a gitmesini, “Transfere zemin hazırlanıyor” şeklinde yorumladı.

F.Bahçe yönetiminden prim dopingi

Fenerbahçe, Galatasaray ile pazar günü oynayacağı derbiye kadar olağanüstü hal ilan etti.Yöneticiler, Denizlispor maçından önce olduğu gibi hafta boyu oyuncularla yakından ilgilenip, Samandıra’da toplantılar yapacak. Derbi için özel önlemler alacak olan yönetime, taratarlar da katılacak. Karşılaşma öncesi oyuncuları motive etmek için çeşitli etkinlikler düzenlenecek, takıma destek verilecek. Fenerbahçe Yönetimi, Ali Sami Yen’deki karşılaşmanın galibiyetle kapatılması halinde futbolculara sadece bu maç için 1,5 milyon dolar prim dağıtma kararı aldı. Beşiktaş derbisinde alınan üç puanın ardından toplam 1 milyon 250 bin dolar dağıtan yönetim, şampiyonluk halinde de ekstra prim sözü verdi.Teknik Direktör Zico da oyuncuları ile hafta içinde yapacağı toplantılarda şampiyonluk için Galatasaray maçının önemini anlatacak, futbolcularını motive etmeye çalışacak. Brezilyalı hoca, oyuncuları ile bire bir görüşmeler de gerçekleştirip, herkesi maça özel hazırlayacak.

Biletlere büyük talep

Fenerbahçeli taraftarlar da Samandıra Tesisleri’nden takımı Ali Sami Yen’e büyük bir törenle uğurlamak için şimdiden kolları sıvadı. Ayrıca maçın biletleri için kulübe dünden itibaren büyük talepler yağmaya başladı.

19 Nisan 2008 Cumartesi

Fenerbahçe Kanoute'nin peşinde


Yeni sezon için bir orta saha ve bir forvet transfer etmeyi planlayan Fenerbahçe, golcü ihtiyacını karşılamak için rotayı Sevilla'nın yıldızı Kanoute'ye çevirdi. Hatta bu konuda sarı-lacivertli kulübün Malili yıldızla anlaştığı iddiaları ortaya atıldı. Bunun üzerine, direkt Sevilla kulübünü arayıp, Kanoute transferini sorduk. İspanyol kulübünün yöneticileri, sarı-lacivertlilerin golcü yıldız için transfer teklifi yaptığını doğruladılar ancak Kanoute'nin satılmasıyla ya da hangi kulübe verilmesiyle ilgili kesin kararlarını vermediklerini de belirttiler.

TOTTENHAM DA TALİP OLDU

Sevillalı yetkililer, Kanoute'yi İngiltere'nin Tottenham takımının da istediğini belirterek, "Teklifleri değerlendirdikten sonra, futbolcumuzla da görüşerek karar vereceğiz" açıklamasını yaptılar. Sevilla formasıyla üç sezonda 131 maçta oynayıp 66 gol atan 31 yaşındaki oyuncu, eski takımı Tottenham'a geçmişte yaşadığı sorunlar nedeniyle gitmek istemiyor. Müslüman olan tecrübeli golcünün kariyerini müslüman bir ülkede sürdürmek istediği ve teknik direktör Del Nido ile ilk 11 konusunda anlaşamadığı için Fenerbahçe'nin teklifine sıcak baktığı belirtiliyor.

Kezman'dan veda mektubu

Kezman'ın duygu yüklü satırlarda şu ifadelere yer verdiği öğrenildi: “Burada çok güzel günlerim geçti. Beni kazanmak için elinizden geleni yaptınız. Herkese bana gösterdiği anlayış ve destek için teşekkür ederim.”Fenerbahçe'nin, geldiği günden bu yana sürekli tartışılan, yıldızı Kezman'ın sezon sonunda takımdan ayrılmaya karar verdiği öğrenildi. Yaşadığı sorunlar nedeniyle daha önce Türkiye'den ayrılmayı düşünen ancak başkan Aziz Yıldırım'ın desteğiyle takımda kalan Sırp golcünün, bu kez sarı-lacivertli kulüple yollarına ayırmakta kararlı olduğu belirtildi. Kezman'ın sezon sonunda vermek üzere başkan Yıldırım ve takım arkadaşlarına yönelik veda mektubu yazdığı belirtildi.
HERKESE TEŞEKKÜR
Sırp golcünün, yazdığı mektubu yılın son maçından sonra Başkan Yıldırım ve takım arkadaşlarına dağıtacağı ifade edildi. Kezman'ın sır gibi sakladığı mektubunda “Burada çok güzel günlerim geçti. Bana hep destek verdiniz. Beni kazanmak için elinizden geleni yaptınız. Aldığım bu ayrılık kararı tamamen kendimle alakalı. Bu yüzden herkese bana gösterdiği anlayış ve destek için teşekkür ederim” ifadelerine yer verdiği kaydedildi.

16 Nisan 2008 Çarşamba

Kanarya, devler arasına girdi


M. United birinciŞampiyonlar Ligi’ne çeyrek finalde veda eden Fenerbahçe, Avrupa’nın en başarılı 100 kulübü arasında 13. sırayı aldı. european-football-statistics.co.uk isimli futbol sitesinde yer alan habere göre, İngiltere’nin Manchester United takımı, 127,43 puanla Avrupa’nın zirvesine kurulurken, Liverpool 118.77 puanla ikinci, İspanyol devi Barcelona 117,58 puanla üçüncü oldu. Değerlendirmede, kulüplerin Avrupa ve kendi liglerindeki maçlarda ortaya koyduğu performans göz önüne alındı.


Galatasaray 38.


Kanarya'yı Devler Ligi Çeyrek Finali’nde safdışı bırakan İngiltere’nin Chelsea ekibi, 114.32 puanla dördüncü sırada yer bulurken, Arsenal beşinci, Rusya’nın Zenith takımı altıncı oldu. 97,59 puan toplayıp, 13. sırayı alan Fenerbahçe, birçok ünlü kulübü geride bıraktı. Bu kulüpler arasında Real Madrid, Atletico Madrid, Villarreal, Fiorentina, PSV var. Ülkemizden Galatasaray 69,36 puanla 38, Beşiktaş 66,87’yle 40, Kayserispor ise 40,12 puanla 100. sırada yer aldı.

Fener'den David Villa atağı

Menajerler bugüne kadar birçok yıldızı Fenerbahçe'ye önerirken, son teklif edilen isim büyük yankı uyandıracak türdendi. Fenerbahçe'ye, İspanya'ın son yıllarda yetiştirdiği en klas isimlerden biri olan David Villa teklif edildi. Menajerler göre, 27 yaşındaki bu futbolcu, Fenerbahçe'ye gelmeye sıcak baktığına ilişkin önemli mesajlar verdi.Aurelio+para formülü Özellikle Roberto Carlos'un Real Madrid'den Fenerbahçe'ye gelmesi ve ardından sarı-lacivertli ekibin Şampiyonlar Ligi'nde Sevilla'yı eleyip, Chelsea ile çeyrek final oynamasının David Villa'yı çok etkilediği belirtildi. Bu transferin gerçekleşmesinde Aurelio'nun önemli rol oynayabileceği kaydedildi. Uzun süredir Aurelio'nun peşinde olan Valencia'nın, bu futbolcuyu mutlak almak istediği ve David Villa'ya karşılık Aurelio + para önerisine sıcak bakabileceği vurgulandı.

R.Madrid'den Carlos'a büyük onur

Di Stefano unutulmazFenerbahçe'nin Brezilyalı yıldızı Roberto Carlos’a İspanya’dan büyük onur. Tam 11 yıl Real Madrid forması giyen Sambacı, kulüp tarihinin en iyi 4. futbolcusu unvanına layık görüldü. Kuruluşunun 106. yılı dolayısıyla, 6 Mart’ta ‘Kulüp tarihinin en iyi futbolcuları’ konulu bir anket başlatan Real Madrid, dünyanın 4 bir yanından 50 binden fazla taraftarın katıldığı anketin sona erdiğini duyurdu. Ankette, 2000 yılından bu yana kulübün onursal başkanı olan Alfredo Di Stefano’nun birinci sırayı aldığı açıklandı.Zidane ikinci sırada1953-64 yılları arasında Real Madrid formasıyla çıktığı 510 maçta 418 gole imza koyan, Real Madrid’in 8 lig ve 5 Avrupa Kupası kazanmasında büyük pay sahibi olan Stefano’nun ardından Fransız Zinedine Zidane ikinci olurken, Raul Gonzalez üçüncülüğe layık görüldü. Roberto Carlos’tan sonra gelen isim ise, Real Madrid Stadı’na ismi verilen Santiago Bernabeou oldu. Kulübün yaptığı açıklamaya göre İker Casillas 6, Fernando Hierro 7, Emilio Butragueno 8, Ferenc Puskas 9 ve Hugo Sanchez 10. sırada yer buldu

14 Nisan 2008 Pazartesi

Eto'o için Carlos taktiği


Önümüzdeki yıl daha güçlü bir kadro kurmak için kolları sıvayan F.Bahçe, ilk olarak Barcelona'lı Samuel Eto'o'nun transferini gerçekleştirmek istiyor. Barcelona'da çok iyi şartlarda yaşayan Kamerunlu golcü'ye ilk olarak İstanbul'a geldiğinde de aynı şartlar ve koşullarla karşılaşacağının mesajları gönderiliyor. Fenerbahçe Yönetimi, menajer Dino Pasalic vasıtasıyla Eto'o'ya, Roberto Carlos'un İstanbul'a gelişini ve buradaki yaşamını anlatan bir kaset iletti.

FENERAHÇE'Yİ SORUYOR

Taraftarların Carlos'a olan ilgisi, imza töreni ve F.Bahçe'nin Avrupa maçlarının görüntülerinin yer aldığı kasetle Kamerunlu yıldızı İstanbul'da neyin beklediği anlatıldı. Bu arada Eto'o da F.Bahçe hakkında bilgi toplamaya devam ediyor. Kamerunlu starın, Dino Pasalic'le Sarı-Lacivertli kulüp hakkında konuştuğu ve kafasındaki soru işaretlerini gidermeye çalıştığı ifade edildi. Eto'o, İspanyol medyasının sorularını ise yanıtsız bırakıyor.

Basın, Fenerbahçe'nin beraberliğini yorumladı

GÜRCAN BİLGİÇ: GERİ DÖN ALEX (SABAH)

Bu sıkıntılı futbolun teşhisi çok önceler konuldu da, tedavisi bir türlü bulunamıyor. Virüsün adı; "Nasıl olsa kazanırız." Büyük beklentilerin kadrosuna bunu bulaştıran aslında Alex. Öyle bir sezon geçirdi ki, diğer 10 kişiye gerek kalmadan F.Bahçe tıkır tıkır kazandı. Taktik veya stratejik hamleler bile gerekmiyordu. Alex bir parlıyor, işleri bitiriyordu. Dolayısı ile sendrom takıma, "Alex şimdi bir şeyler yapar" diye bulaştı. Baktılar ki, hep haklılar kronik bir hal aldı ve özel seçilmiş maçlar haricinde varlığını korudu. Konya ve Kasımpaşa maçlarının ardından Kayserispor virajı da çözüm üretmedi. Dün bir anda her şey tersine döndü. Yanlışı doğruya çeviren formülü uzatmanın uzatması geçersiz kıldı. * MAÇTAN KARELERAli Sami Yen'deki final için günleri sayarken, Fenerbahçeliler Alex'in içindeki ateşin tekrar yanması için dua etmeliler. Kopya maçlar seyrederken, zirvede kalmak için gereken kudret onda saklı çünkü.

AHMET ÇAKAR: DÖNÜM NOKTASI (SABAH)Eğer F.Bahçe sezon sonunda şampiyonluğu kaybedecekse bu şampiyonluk dün gece son 5 dakika içinde gitti. Aslında son dakikalarda hakem penaltıyı verip, Kezman topun başına gelirken bir çok kişi şunu düşünüyordu: "F.Bahçe güle oynaya, kendini fazla sıkmadan, çok da iyi oynamadan bir maç mı kazanıyordu ve şampiyonluk yarışında önemli bir engel daha mı geçiliyordu?" Çünkü Chelsea maçının yorgunluğu ve konsantrasyon eksikliği maç boyu neredeyse tüm futbolcularda hissedildi. Kezman topun başına geldi, vurdu, auta gitti. Sanki kader ağlarını örüyor gibiydi. Bu sefer uzatmanın da uzatmasında, tıpkı geçen haftaki Semih'in golü gibi bir son saniye golü geliverdi. İşte belki de F.Bahçe için o kaçan penaltı sonrası gelen son saniye golü ligin sonu için çok ağır bir bedel olabilir. Yenilen goller skandal. İlk gol önce Deivid sonra da Vederson'un hatasından geldi. İkinci golde de F.Bahçe savunması o kadar geriye yaslandı ki, beraberliğe adeta davetiye çıkardılar.

SELÇUK YULA: OLACAK ŞEY DEĞİL (FOTOMAÇ)

Futbol ciddi iştir... Asla futbolla kafa yapılmaz. İşte dün akşam bu gerçeği Ankara'da bir kez daha yaşamış olduk. Zaten kötü oynadığın maçta hasbelkader 2-1 öne geçmişsin, son dakikalarda bir penaltı kazanıyorsun. Alex gelecek golünü atacak ve maç da orada bitecek. Ama o da ne? Seyirciler "Kezman, Kezman" diye bağırıyor. Kezman da penaltı noktasına gidiyor. Alex de büyük bir amatörlük yapıp topu Kezman'a veriyor. Sırp forvet de topu dışarıya gönderiyor. Son saniyede yenilen golle de Fenerbahçe çok önemli iki puanı başkentte bırakıyor. Alex yediği tekmelerden ayakta kaldığı müddetçe bir şeyler yapmaya çalıştı. Zaten golün birini atan, diğerinin de asistini yapan adamdı. Ama penaltıda yaptığı hata affedilir gibi değil, o ayrı.Sevgili Zico sen, sana doğru yolu göstermeye çalışanları bırakıp, yanlış yola gitmeni isteyenlerin yanında yer aldın. Bu yüzden Fenerbahçe'nin kan kaybettiğini görmüyor musun? Bir an önce futbola geri dönmen dileğiyle...

MURAT ZORLU: SAĞLIK OLSUN (FOTOMAÇ)

Fenerbahçe son dakikaları büyük heyecan içinde geçen karşılaşmada iki puan bıraktı. Geçen hafta Kayseri karşısında atılan golün uzatmalar bittikten 9 saniye sonra gelmesini saatlarca tartışanlar, bu kez yaklaşık 50 saniye sonra olmasına bakalım ne diyecekler?Semih, tıpkı Chelsea maçında olduğu gibi bu maçta da fazla etkili olamadı. Sezon boyunca müthiş göklere çıkarılması ne kadar yanlışdıysa bugün de bu kadar eleştirilmesi yanlış. Semih iyi bir futbolcu. Ama Avrupa'da yüksek hedefleri olan bir Fenerbahçe'nin banko santrforu tabii ki değil. Gelelim Kezman'a... Kaçırdığı penaltı, Alex'e veremediği pas ve son saniyelerde mutlak bir gol pozisyonunda ofsayta düşüp kesmesi maçın çoktan koparılmasını engelledi. Zaten maça girdiğinde yüzündeki ifadeden ne kadar moralsiz olduğu görünüyordu. Aslında Fenerbahçe'nin kaybı o kadar da büyük değil. Ali Sami Yen'de en az bir beraberliğe ihtiyacı vardı. Yine bir beraberlik ve diğer maçlarını kazanması şampiyonluğu yakalaması anlamına gelecektir. Sonuçta Fenerbahçe şampiyon olamazsa dahi bu sezon belki de tarihinde ilk defa taraftarı tarafından bağrına basılacaktır.

NECATİ BİLGİÇ: KEZMAN VE DEİVİD (FOTOMAÇ)

F.Bahçe, Ankara'da şampiyonluk yolunda önemli iki puan kaybetti. Bu sonuçta 4 kişinin önemli rolü vardı. Önce Deivid; son haftalardaki kötü futbolunu Ankara'da da sürdürdü ve oyunun başında Alex'in golüyle öne geçen takımının berabere düşmesine neden oldu. Vederson'un şanslı golüyle sarı-lacivertliler, 2-1 öne geçtikten sonra Semih'in yerine oyuna giren Kezman, takımına penaltı kazandırdı ama berbat bir şutla topu tribünlere gönderdi. Bundan sonra 94. dakikada bir serbest vuruşta Uğur'un kontratağa kalktığı sırada gole giden Kezman kendi sahasından çıktığı halde yardımcı hakemin hatalı ofsayt bayrağıyla bir gollük atağı kesilen F.Bahçe, 4 dakika uzatılan maçın 94. dakikanın 47. saniyesinde Mehmet'in karambol golüyle beraberliği razı oldu. Ve sonuncu hatalı kişi ise teknik direktör Zico'ydu. Bu kadar büyük yanlışlar yapan ve devamlı toplar kaptırarak kalesini tehlikeye düşüren, hep Alex'e pas vermeye çalışan Deivid'i 95 dakika oyunda tutmasının yanında penaltı atışının Alex tarafından yapılması gerektiği konusunda futbolcularını eğitmemiş olmasıydı.

CAN BARTU: PENALTI (HÜRRİYET)

Eğer sezon sonunda iş bu iki puanda düğümlenirse bunda baş rolü oynayan Kezman ve ona o penaltıyı kullandırandır. Kezman oyuna girdikten kısa süre sonra, kaleye gitmesi gerekirken, terse gitti. Yanlış bir hareketti yaptı. Sonra döndü, top o anda kendisini kontrol edip durdurmak isteyen Risp'in eline çarptı. Penaltı mı, derseniz bana göre çarpma. Ama hakem penaltı dedi. Peki o Kezman penaltı için topun arkasına neden geçer? Takımın bir penaltıcısı vardır, ne olursa olsun o atar. Fenerbahçe'nin penaltıcısı Alex ise, onun atması gerekirdi.Bir sözüm de Emre için. Emre milli takımın da oyuncusu. Rakiplerine sürekli çift ayakla dalıyor. Hem kendini hem rakibini ciddi biçimde sakatlayabilir. Onun bu dalışlarını gören akıllı bir futbolcu basarsa, kendi ayakları kırılır.

ALTAN TANRIKULU: PENALTICI (HÜRRİYET)

Fenerbahçe de çok zorlu bir Şampiyonlar Ligi maçı sonrası Ankaraspor karşısına çıkıyor. Ankaraspor'un ilginç bir özelliği var. Susiç takımı hücum oynatmayı seviyor. Yani Zico'yu açmaza götürecek yollar yerine kazanmak için oynuyor. De Nigris, Tita, Mehmet Yılmaz gibi hücum adamlarıyla sahaya çıkıyor.Kezman'a moralini düzeltmek için penaltıyı attırtmak Alex'in fikri olabilir. Ama bu kritik tercih çok önemli puanları da beraberinde götürdü. Zico bu geniş kadrodan daha iyi yararlanmalı. Kritik anlarda oyuncu değişikliklerinde doğru hamleler yapıyor. Ama takımı sahaya çıkartırken enerjisi yüksek oyuncularından daha fazla yararlanabilirdi. Tıpkı Volkan'ın yerine Serdar'ı oynattığı gibi.

MUSTAFA DENİZLİ: NEDEN, NİÇİN? (MİLLİYET)

Fenerbahçe'de, Zico'yu anlamak hakikaten mümkün değil. Sıfır sorunlu bir takımda iki tane problemli adam yaratıyor. Biri Semih, diğeri Kezman. Maçların sonradan girip, kurtarıcısı olan devamlı gündemde kalan, takımıyla ilgili her konuşmanın içinde bulunan Semih inanıyorum ki, bu uygulamadan belki ruhen memnundur, ancak mantık olarak memnun olacağını zannetmiyorum. Çünkü sonradan oyuna girip hiç tartışılmayan Semih, oyuna başladığı 90 dakikalarda hep tartışılıyor. Neticede Fenerbahçe kazanabileceği bir maçtan puan kaybıyla ayrıldı. Şimdi gündemimiz Fenerbahçe'nin yediği ikinci gol. Oyunun uzatma süresi de bittikten sonra meydan artık konuşmacılara kalır. Biz de bir hafta onları hem dinleriz, hem okuruz, hem de izleriz.
RIDVAN DİLMEN: İKRAMIN SONU (MİLLİYET)

Fenerbahçe, Chelsea kadrosu ile çıktı sahaya. Hiçbir değişiklik yapılmamıştı. Aslında maç boyunca takım doğru oynadı. Çünkü hem fiziksel, hem de psikolojik açıdan zor bir maçtan gelmişlerdi. Dolayısıyla ekonomik oynayarak oyunu bitirmeye çalıştılar.Nedenini çözemediğim bir kararla kazanılan penaltıyı Alex dururken Kezman kullandı ve topu auta attı. Zico ve Alex'in bu ikramı işleri zora soktu.Fenerbahçe takımının en büyük problemi Deivid'in kaybettiği toplardı. Maldonado, takımı ya öne götürür, ya arkaya yaslar. Oyun galibiyetle devam ederken Edu ve Lugano'nun içine dalıyor, öne geçmek için çaba sarfedildiğinde takımı öne doğru taşıyor. Fiziği arkadaşlarının gerisinde. Bunu da basit oynayarak çözmek istiyor.

12 Nisan 2008 Cumartesi

Fenerbahçe Gomis'in peşinde


Fransa’da top koşturan ve geleceğin yıldızı gözü ile bakılan bu oyuncuyu transfer listesine alan sarı-lacivertli kulüp, bir çok ünlü takımın peşinde olduğu Gomis’i renklerine bağlayıp hem iyi bir yatırım yapmak, hem de kadrosunu güçlendirmek istiyor. Birçok ünlü oyuncu ile ilgilenen ve santrfor konusunda iyi bir seçim yapmak için acele etmeyen Fenerbahçe, dünya yıldızları ile temaslarını sıcak tutarken, Gomis’e Teknik Direktör Zico’nun da onay verdiği ve bu transfere yeşil ışık yaktığı öğrenildi

11 Nisan 2008 Cuma

Ronaldinho ve Eto'o'nun parası Ülker'den


Sezon sonunda bir transfer bombası patlatması beklenen Fenerbahçe, iki bomba birden patlatmak üzere harekete geçti. Chelsea maçı sonrası asbaşkan Neşet Yalçın’la birlikte önce Zürih’e; oradan da İspanya’ya geçen başkan Aziz Yıldırım’ın Barcelona’nın dünya çapında iki yıldızı Ronaldinho ve Eto’o için görüşmeler yaptığı bildirildi. Katalan kulübü adına masaya oturan teknik sekreter Beguiristain ve asbaşkan Ingla; Yıldırım’ın isteği üzerine basına açıklama yapmayacaklarını söylediler. F.Bahçe’nin teklifini alan Barcelonalı yöneticiler, yönetim kurulunda değerlendireceklerini söylediler. Ronaldinho 18 milyon euro karşılığında serbest kalıyor. Sambacıya yıllık net 6 milyon euro; bonservisi 15 milyon euro olan Eto’o’ya ise 5 milyon euro teklif edildiği öğrenildi.


REKLAM HAKLARI ÜLKER’İN


Menajer masrafları dahil ilk etapta gereken para 40 milyon euro. Bu paranın finansörünün ise kısa süre önce uluslararası çikolata markası Godiva’yı alan Ülker Grubu olduğu öne sürüldü. İddiaya göre Ülker, iki yıldızın reklam ve sponsorluk haklarına sahip olmak koşuluyla Ronaldinho ve Eto’o’yu ya da ikisinden birini F.Bahçe’ye hediye edecek. Bu transfer gerçekleşirse, Ülker’in G.Saray ve Beşiktaş’a da bir yıldız oyuncu alması bekleniyor.

7 Nisan 2008 Pazartesi

Türkiye'de sadece Fenerbahçe'de oynarım


Spormix ÖZEL- İngiltere’de Middlesbrough takımında forma giyen Tuncay Şanlı, önemli açıklamalar yaptı. Galatasaray’ın transfer etmek istediği öne sürülen genç oyuncu, bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, "Galatasaray’dan kimse ile görüşmedim. Zaten takımımdan ayrılma durumum söz konusu olduğunda, eğer Türkiy’de oynamayı düşünürsem, görüşeceğim ilk takım Fenerbahçe olur. Çünkü ben Fenerbahçeliyim. Türkiye’de oynayacağım tek takım Fenerbahçe’dir" şeklinde konuştu.


İngiltere’de gördüğü ilgiden çok memnun olduğunu dile getiren Tuncay, hakemler hakkında değerlendirmede bulundu. İngiltere’deki hakemlerin çok daha büyük hatalar yaptığını kaydeden Tuncay, "Türkiye’de hakemlerin en ufak hataları bile günlerce konu ediliyor. Burada ise hata ne olursa olsun kısa sürede gündemden düşüyor. Türk hakemlerinin, İngiltere’deki hakemlere göre daha başarılı olduklarını söyleyebilirim" dedi.

Zico, başarının sırrını açıkladı

İngiltere'nin Guardian gazetesi, Fenerbahçe'nin teknik direktörü Zico'ya övgüler yağdırdı. Avrupa'nın gözünü Brezilyalı çalıştırıcının üstüne çevirdiğini belirten gazete, Zico'nun Türkiye'nin en popüler takımını Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale çıkardığını ve bu hikayenin burada bitecek gibi durmadığını yazdı.

'TAKIMI BEN KURARIM'

Guardian, Fenerbahçeli futbolcuların Zico'yla ilgili görüşlerini de yayınladı ve Alex'in, "Bence o Pele'den bile büyük bir futbolcuydu" sözlerine yer verdi. Zico'nun gazetede yer alan sözleri ise şöyle: "Başkan, kulübün sahibi ve benim patronumdur. Takımın durumunu ona açıklamak görevim ancak saha içi kararlarıma karıştırmam. Takımı sadece ben kurarım. Futbolcularıma özgürlük vermeyi severim. Onlara futbolun prensiplerini öğretir ve gerisini getirmelerini beklerim. Oyuncularla diyaloga girerim. Brezilyalılar'da bu konuda pek sorun yaşamadım ancak Türk oyuncular sadece verilen emirleri uygulamaya alışmışlardı. Bu kültürü değiştirdim ve karar almalarını sağladım. Bu yüzden işler iyi gitti."
 
spor haberleri-spor haberleri-İzmir spor-youtube